İçeriğe geç

Mühendislik ve Meslek Ahlakı

     Ahlak, genel olarak insanın davranış tarzını ifade eden bir kavramdır. TDK Genel Türkçe Sözlüğü, “ahlak”ı “Bir toplum içinde kişilerin uymak zorunda oldukları davranış biçimleri ve kuralları…” şeklinde tanımlar. Ancak TDK’nın yaptığı tanımlamada bir zorunluluktan bahsedildiği için bunun tam olarak “ahlak” kavramının karşılığı olmadığını düşünüyorum. Toplumsal kural ve davranış biçimlerine uygun davranmak bir ahlak ölçüsü olmakla beraber ahlak, daha çok, insanın kendi iradesiyle geliştirdiği davranış biçimidir. Ahlak, aynı zamanda insanın kişisel karakterinin de bir yansımasıdır. Bununla beraber insanın yaşamı boyunca aldığı eğitim, yaşam koşulları, inançları, çevresi, başından geçen önemli olaylar vb. bir çok etken davranış tarzını etkiler.

     İnsanın farklı konulardaki davranış biçimleri için de konuyla özdeş ahlaktan söz edilir. Örneğin “Meslek Ahlakı”… Her ne kadar ahlak sahibi olmak belirli konulardaki davranış biçimleriyle değerlendirilmeyip genel bir davranış tarzını ifade etse de özellikle bazı konulardaki davranış biçimi, insanın kendisi dışında etkilediği diğer insanlar düşünüldüğünde daha önemli olmaktadır. Bu anlamda meslek ahlakı büyük önem taşımaktadır. Hele söz konusu meslek mühendislik ise meslek ahlakı çok daha önemli olmaktadır. Öyle ki bir çok Mühendislik Fakültesinde Mühendislik Ahlakı dersi verilmektedir. Ayrıca bu konuda yazılmış makaleler ve hatta kitaplar bulunmaktadır. Türkiye Mühendislik Haberleri dergisinin 494. sayısında Ali Aydın’ın yazdığı “Mühendislik Etiği” başlıklı yazısında konuyu detaylıca işlemiş.

Yazıya bu linkten ulaşabilirsiniz: http://www.imo.org.tr/resimler/ekutuphane/pdf/17870_10_58.pdf

Ülkün Tansel’in yazdığı “Mühendislikte Meslek Ahlakı” (ODTÜ Yayıncılık, 2013) kitabı konuyla ilgili yazılmış ender kitaplardandır

     Ahlak konusu kişisel olunca herhangi bir konuda ahlaki olan davranış da kişiye göre değişebilmektedir. Oysa hemen hemen her konuda gerek insanlığın ulaştığı bilgi düzeyi gerekse toplumsal gelişmişlik düzeyinin ortaya çıkardığı doğru davranış biçimleri, diğer bir değişle ahlaki kurallar herkesçe bilinmektedir. Hatta bunlar yazılı metinler haline getirilmiştir. Toplumsal hayat ile ilgili olan genel davranış biçimleri ise hukuksal temellere oturtulmuştur.

     Mühendislik Meslek Ahlakı veya diğer bir değişle Mühendislik Etiği konusunda Dünya Mühendisler Birliği 1977 yılında aşağıdaki ilkeleri kabul etmiştir.

Temel İlkeler:

  • Mühendisler, mühendislik mesleğinin doğruluğunu, onurunu ve değerini yüceltir ve geliştirirler.
  • Kendi bilgi ve becerilerini insanlığın refahının artması için kullanırlar.
  • Halka, kendi işverenlerine ve müşterilerine dürüst ve tarafsız olarak sadakatle hizmet ederler.
  • Mühendislik mesleğinin yeteneğini ve prestijini artırmaya çaba gösterirler.
  • Kendi disiplinlerinin mesleki ve teknik birliğini desteklerler.

Diğer İlkeler:

  • Mühendisler, mesleki görevlerini yerine getirirken, toplumun güvenliğini, sağlığını ve refahını en önde tutmalıdırlar.
  • Mühendisler, sadece kendi uzmanlık alanlarındaki hizmetleri vermelidirler.
  • Mühendisler, sadece objektif ve gerçek resmi raporlar yayınlamadırlar.
  • Mühendisler, mesleki konularda, her işveren ve müşteri için güvenilir vekil olarak davranmalı ve çıkar çatışmalarından kaçınmalıdırlar.
  • Mühendisler, hizmetlerinin geçerliliği konusunda mesleki itibarlarını oluşturmalı ve diğeriyle haksız rekabete girmemelidirler.
  • Mühendisler, meslek doğruluğunu, onurunu ve değerini yüceltmek ve geliştirmek için çalışmalıdırlar.
  • Mühendisler, mesleki gelişmelerini kendi kariyerleri boyunca devam ettirmeli ve kendi kontrolleri altındaki mühendislerin mesleki gelişmeleri için olanaklar sağlamalıdırlar.

     Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliğinin 2003 yılında düzenlediği Mühendislik ve Mimarlık Kurultayında aşağıdaki TMMOB Mesleki Davranış İlkeleri kurultay kararı olarak yayınlamıştır.

     Giriş

     Mühendislik ve mimarlık hizmetleri, gerek tek tek bireylerin, gerekse toplumun günlük yaşamının her noktasını daha çok etkilemekte, bu etki günümüzle sınırlı kalmayıp geleceğimizi ve kaynaklarımızın kullanımını da kapsamaktadır. Bu nedenle de, mühendislerin ve mimarların topluma, yaşadıkları çağa, doğaya karşı sorumlulukları da hizmetlerinin kapsamıyla aynı oranda artmaktadır. Ayrıca, gelişme sürecinin sıkıntılarını yaşayan ülkemizde bu toplumsal sorumluluk daha da fazladır.

     Mühendisler ve mimarlar, ayrılmaz bir parçası oldukları toplumun refah ve mutluluğuna katkıda bulunmak için, mesleki etkinliklerinde aşağıda tanımlanan ilkelere uymayı, uyulması için meslektaşlarını uyarmayı bir görev sayarlar.

Topluma Karşı Sorumluluklar
Mühendisler ve Mimarlar;

  1. Mesleki bilgi, beceri ve deneyimlerini, toplumun ortak çıkarları; evrensel insani kazanımların ve kültürel mirasın korunması ve insan refahının gelişimi için kullanırlar. Toplumun sağlığı, güvenliği ve refahı için duymuş oldukları sorumluluk her zaman kendi kişisel çıkarlarının, meslektaşlarının çıkarlarının ya da mimar ve mühendisler topluluğunun çıkarlarının üstünde yer alır.
  2. Kendilerinden istenen işin toplum ve çevre için ciddi bir tehlike yaratacağı sonucuna varırlarsa ve bu konudaki mesleki yargıları işveren ya da müşteri tarafından dikkate alınmıyorsa, görüşlerini işverene ya da müşterilerine yazılı olarak bildirirler; sonuç alamamaları durumunda meslek örgütlerini ve gerektiğinde yetkili makamları ve kamu oyunu bilgilendirirler.
  3. Toplumun ilgi alanı içinde bulunan teknik konulardaki görüşlerini, raporlarını, konuyu yerinde ve tam anlamıyla araştırmış, incelemiş ve yeterli bir bilgi ve verilerle donanmış olarak, ticari ve kişisel kaygıları bir yana bırakarak, doğru, tam ve nesnel bir biçimde açıklarlar.
  4. İş yerlerinde işçi sağlığını korumak ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli önlemleri alırlar, iş yerlerinde çalışanları bu konularda bilgilendirirler.
  5. İşverenleri, müşterileri, meslektaşları da dahil olmak üzere, toplumdaki herkese adil, dürüst ve iyi niyetle davranırlar.
  6. Ülkenin teknoloji ve mühendislik yeteneğinin yükselmesi için, teknolojinin, teknolojinin uygun kullanımının ve potansiyel sonuçlarının toplum tarafından anlaşılması için çaba gösterirler.

Doğaya ve Çevreye Karşı Sorumluluklar
Mühendisler ve Mimarlar;

  1. Doğayı ve çevreyi korumayı, onlara zarar vermemeyi, uygulamalarının doğayla uyumlu olmasını sağlamayı mesleki sorumluluklarının ayrılmaz parçası olarak görürler, doğal kaynakların ve enerjinin tasarrufuna özel önem verirler.

İşverene ve Müşteriye Karşı Sorumluluklar
Mühendisler ve Mimarlar;

  1. İşveren/müşteriyle teknik konulardaki mesleki alışverişlerinde her zaman güvenilir bir iş gören ya da vekil ya da danışman olarak ve işveren/müşterinin çıkarları için, toplumun refah ve sağlığını ve güvenliğini tehlikeye atmaksızın, mesleki beceri ve deneyimlerini sonuna kadar kullanarak, uygun ve düzgün bir iş düzeyi ile çalışırlar.
  2. İşverenleri ya da müşterileriyle olan iş ilişkilerini etkileyecek şekilde doğrudan ya da dolaylı olarak herhangi bir armağan, para ya da hizmet ya da iş teklifi kabul etmezler; başkalarına teklif etmezler, mesleki ilişkilerini geliştirmek amacıyla siyasal amaçlı bağış yapmazlar.
  3. İşverenin/müşterinin ticari ve teknolojik sırlarını izin almadan başkalarına açıklamazlar, kişisel çıkarları için kullanmazlar.

Mesleğe ve Meslektaşa Karşı Sorumluluklar
Mühendisler ve Mimarlar;

  1. Mesleki etkinliklerini, tüm meslektaşlarının güvenini kazanacak bir biçimde ve mesleğin saygınlığına azami özen göstererek sürdürürler.
  2. Tüm meslektaşlarına saygıyla yaklaşırlar; meslektaşlarıyla haksız rekabet içinde olmazlar ve astlarının gelişimi için özel çaba harcarlar, onlara yardımcı olurlar, telif haklarına ve özgün çalışmalara saygı gösterirler, çalışmalara katkıları ve katkıda bulunanları belirtirler.
  3. Yalnızca yeterli oldukları alanlarda mesleki hizmet verirler; hizmetlerini etkileyebilecek diğer uzmanlık alanlarındaki yetkililerin görüşlerine başvururlar, disiplinler arası ortak çalışmayı özendirirler.
  4. Mesleki görev, yetki ve sorumluluklarını, sadece zorunlu durumlarda ve ehil olan meslektaşlarına devrederler.
  5. İşlerini yalnızca kendilerine tanınmış mesleki görev, yetki ve sorumluluk çerçevesinde yaparlar, yalnızca resmi olarak hak kazanmış oldukları sıfat ve unvanları kullanırlar.
  6. Bu mesleki davranış ilkelerine aykırı davrananlara yardımcı olmazlar, onların etkinliklerinin içinde yer almazlar, onları uyarırlar, bu konuda meslek örgütleriyle işbirliği yaparlar; bu ilkelere uygun davrananları bütün güçleriyle desteklerler.
  7. Meslek örgütlerinin etkinliklerine aktif olarak katılmaya çaba gösterirler, onları desteklerler, mesleğin gelişmesine katkıda bulunurlar.

Kendilerine Karşı Sorumluluklar
Mühendisler ve Mimarlar;

  1. Mesleki bilgilerini güncelleştirirler, kültürlerini ve mesleki yeterliliklerini geliştirirler.
  2. Mesleki etkinliklerine ilişkin olarak meslektaşlarının dürüst ve nesnel eleştirilerini dikkate alırlar, gerektiğinde kendileri de eleştirmekten kaçınmazlar.
  3. Birlikte çalıştığı insanları anlamaya, çok kültürlü çalışma ortamlarına uyum sağlamaya çalışırlar.

Kaynak <https://www.tmmob.org.tr/etkinlik/muhendislik-mimarlik-kurultayi-2003/kurultay-kararlari-mesleki-davranis-ilkeleri>

     Mühendislik mesleği, taşıdığı toplumsal sorumluluk ve diğer mesleklerden farklı olarak mühendislik mesleğinin (özellikle İnşaat Mühendisliğinin) olumlu ve olumsuz sonuçlarının toplumun büyük kesimlerini hatta bazen hayatın doğal akışını etkileyebilmesi nedeniyle meslek ahlakına en çok ihtiyaç duyulan meslektir. Ancak özellikle ülkemizde yaşanan depremlerde meydana gelen yıkımlar, durduğu yerde yıkılan binalar, her yağmurda yaşanan su baskınları, siyasi ve maddi rant kapısına dönüştürülen kentsel dönüşüm projeleri, zarar eden mega projeleri, çevreyi hiçe sayan projeleri, madenlerde yaşanan göçükleri, fabrikalarda yaşanan patlamaları, yangınları, makam ve mevki için girilen siyasi ilişkileri, kontrolleri altındaki yüklenicilerle girilen çıkar ilişkilerini, ihale kapmak için girilen haksız rekabeti ve her işte maddi kazancı ön planda tutan mühendisleri düşününce yukarıdaki meslek ilkelerinin çoğu mühendis için hiçbir şey ifade etmediği açıktır. Oysa her mühendis, bütün işlerinde taşıdığı mesleki sorumluluğa uygun davranmalıdır. Mühendisliğin temel ilkelerine uygun bir şekilde hizmet vermek birinci önceliği olmalıdır. Verilen hizmete karşılık elde edilecek kazanç miktarı ikinci planda olmalıdır. Maddi kazanç uğruna yanlış iş ve ilişkilere girmemelidir. Mesleki ve kişisel itibarını maddi kazanç ve çıkar ilişkilerine konu etmemelidir. Ancak bu şekilde gelişmiş, etik ve ahlak sahibi bir mühendislik hizmeti toplumsal ve kişisel hayatı kolaylaştırıcı, geliştirici ve dolayısıyla refah arttırıcı olabilir.

Beğendiyseniz paylaşın.

2 Yorum

Bir yanıt yazın