Depreme dayanıklı bina yapımının teknik boyutunun yanında ekonomik ve kültürel boyutlarının da olduğu bir gerçektir. Geçim sıkıntısı gibi ekonomik zorluklar (ya da daha çok kazanmak) nedeniyle mesleki yetkilerini kötüye kullananlar ile, ilgili mevzuatın koyduğu kuralları diploma kiralayarak atlatmaya çalışanların sahip olduğu ahlak ve zihniyet, bu işin ekonomik ve kültürel boyutlarına önemli, bir o kadar da trajik birer örnektir.
Diplomayı, dolayısıyla mesleki yetkileri, sadece mevzuattaki zorunlulukları ya da yaygın deyişiyle, formaliteleri yerine getirme aracı olarak kullanmak ve bundan kazanç elde etmek her meslekte rastlanan bir durum olsa da en çok inşaat mühendisleri ve mimarlarda rastlanmaktadır.
Bunun sonucunda, iş bilmeyen ancak parası olan, daha çok para kazanmak isteyen, rant peşinde olan, insan hayatını hiçe sayan insanların, diploma kiralayarak yaptığı binalar insanlar için bir felaket olmaktadır. Parasıyla bir inşaat yaptıran zengin veya eline keseri alıp bir inşaatta çalışmış usta kendini en iyi mühendisten daha bilgili sanmaktadır. Bu yüzden, inşaatta mühendis bulundurmayı formalite görmektedir. Durum böyle olunca, mühendis bulundurma veya teknik denetimi zorunlu kılan mevzuatı da diploma kiralayarak aşmaya çalışmaktadır. Bu şekilde yaptıkları binalarda hayati hatalar yapmaktadırlar.
Diploma kiralayan rantçı ahlaksızlar kadar, sebep ne olursa olsun, diplomasını kiraya veren mühendisler de yaşanan felaketlerden sorumludurlar.
Yapılacak iş ne olursa olsun, en iyisini yapmak, hiçbir surette insan hayatını ticaret konusu yapmamak, esasen bir kültür ve medeniyet olayıdır.